Bir çevrimiçi hizmete kaydolmak, bir web sitesine veya uygulamaya erişim sağlamak, haberleri okumak ya da sosyal medya hesabına giriş yapmak için e-posta adresinizi ve telefon numaranızı sürekli paylaşmak durumunda kalıyor olabilirsiniz. Yeni bir hizmete kaydolmak veya online alışveriş yapmak için kişisel bilgilerinizi vermek güvenlik açısından riskleri de yanında getirebilir. Çevrimiçi gizlilik konusunu hayatın normallerinden biri olarak benimsemek, kullanıcıların güvenli bir dijital yaşam için gerekenleri yaptığından emin olmasını ve böylece daha rahat hissetmesini sağlar. Birçok web sitesine kaydolmak bir e-posta adresi gerektiriyor ve çoğumuz yalnızca birincil e-posta adresimizi kullanıyoruz. Yeni bir hesap açtığımızda veya kısıtlı içeriklere erişmek için e-posta adresimizi verdiğimizde, iletişim bilgilerimizin pazarlama amacıyla bir hizmetten diğerine aktarılmasını da çoğunlukla kabul etmiş oluyoruz. Her hizmet için kişisel bilgilerinizi vermenize gerek olmayabilirDoğrudan bağlantınız olmayan e-posta adresleri, telefon numaraları ve banka kartları kullanmak, dijital ayak izinizi küçültmek ve bir veri ihlali veya dolandırıcılık kurbanı olma riskini azaltmanın en iyi yoludur. Siber güvenlik şirketi ESET çevrimiçi gizliliği sağlayarak daha güvenli bir sanal ortam yaratılabileceğini paylaşarak beş öneride bulundu.
- Sınırlı erişim engelini aşmanız için, sizden e-posta adresinizi isteyen içeriklere yönelik geçici e-posta hesapları oluşturun.
- Çevrimiçi hizmetler ve web sitesi kayıtlarında kullanacağınız ikincil bir hesap oluşturmak için Gmail veya Outlook gibi bilindik bir e-posta sağlayıcısı kullanın.
- Bir kez kullanıldıktan sonra kendini imha eden sanal, tek kullanımlık banka kartları kullanın.
- Güçlü ve benzersiz bir parolanın yanı sıra iki faktörlü kimlik doğrulama için tek kullanımlık kodlar kullanın.
- SMS ve dolandırıcılık çağrıları almaktan korunmak için ucuz, kontörlü bir SIM kart edinin.